Modern beslenme alışkanlıkları; kola, meyve suyu, şarap gibi asitli içeceklerin tüketimi ile şekerli ve nişastalı yiyecek ve içeceklerin tüketiminin artması diş problemlerinin de artmasına neden olmaktadır.

Düzenli beslenme ve alınacak tedbirler ile diş problemlerinin oluşması önlenebilir.

Asitli ve şekerli gıdaların tüketimine dikkat edilmeli ve mümkün olduğu kadar az tüketilmelidir. Beslenme sonrası ve özellikle asitli yiyecek ve içecekler ile şekerli besinlerin tüketiminden hemen sonra dişler fırçalanmamalıdır. Çünkü ağız içinde asit oluşumu artmış ve diş minesi bu asit oluşumu nedeniyle yumuşamıştır. Hemen arkasından diş fırçalanması yumuşayan diş minesinin aşınmasına yardımcı olacak ve dişe zarar verecektir. Bu tür gıdaların tüketiminden hemen sonra ağız ve dişler su ile çalkalanmalı ve en az yarım saat sonra dişler fırçalanmalıdır.

 

Günde en az 2 defa, 2 dakika süre ile dişler fırçalanmalıdır. Doğru diş fırçası ve diş fırçalama tekniklerine dikkat edilmelidir. Ağız ve diş temizliğinde diş macunu kadar diş fırçası ve fırçalama teknikleri de önemlidir. Diş fırçası orta sertlikte ve sade olmalıdır. Arka dişlere rahatlıkla ulaşabilecek özellikte ve büyüklükte bir başlık ve fırça yapısı olmalıdır. Diş fırçası 4-5 ay gibi bir kullanım süresi sonunda veya diş fırçasının kıl yapısında deforme gözlendiği anda daha erken sürede olsa yenilenmelidir.

Fırçalama esnasında ağız açık, alt ve üst çene ayrı ayrı fırçalanmalıdır. Orta sert başlıklı bir diş fırçası ile bezelye büyüklüğünde macun kullanarak üst yüzeylerde diş eti çizgisinden itibaren yaklaşık 45 derece açı ile yumuşak hareketlerle ve fazla baskı uygulamadan diş etinden dişe doğru fırçalanır. İç dişlerde aynı şekilde özenle fırçalanmalıdır. Arka azı dişlerde ise üst yüzeylerde ileri geri harekelerle fırçalama yapılır. Tam bir temizlik için en son dil ve damaklar hafif bir şekilde fırçalanmalıdır.

 

Sıcak veya soğuk yiyecek ve içecekleri tüketirken dişlerde sızlama veya ağrı oluşur. Sert meyve sebze tüketiminde veya diş fırçalama sırasında dişlerde kanama oluşur. Böyle durumlarda mutlaka bir diş hekimine danışılmalıdır.

 

Diş farklı katmanlardan oluşmaktadır. Bunlar mine, dentin, pulpa ve sement olarak adlandırılır.

Mine: En üst tabakadır ve beyaz renklidir, vücuttaki en sert yapıdır, kemikten daha sert bir yapısı vardır. Ağız içinde oluşan aside dayanımı bu sert özelliği sayesindedir. Kalsiyum, fosfor ve diğer mineral yapılardan oluşmaktadır.

Dentin: Diş minesinin hemen altındaki tabaka Dentin tabakasıdır. Dentin tabaka daha sarı renkli, yumuşak ve hassas bir tabakadır.

Pulpa: En iç katman Pulpadır. Pulpa dişin canlılığını sağlayan, damar ve sinirlerin bulunduğu bir dokudur.

Sement: Diş kökünü kaplayan yapıdır. İnce ve kemiksidir. Dişin çene kemiğine tutunmasını sağlar.

 

Sağlıklı bir ağız, sağlıklı bir vücudun başlangıcıdır. Kimyasal içeriği yüksek olan diş macunları diş bakımının yanı sıra vücut için zararlı olabilmektedir. Bu nedenle vücut için zararlı olduğu bilinen kimyasalları ihtiva eden diş macunlarından uzak durulmalıdır. İçeriği sade ve mümkün olduğu kadar doğal hammaddeli ürünler tercih edilmelidir.

 

Florür, SLS (sodium lauryl sulfate), yapay tatlandırıcı (sakkarin, sucralose, aspartam), boya, paraben, triclosan gibi zararlı kimyasalları içermez.

İçerisinde kil ve kalsiyum bulunmaktadır. Bu sayede mineral yapıdan oluşan diş minesinin güçlenmesine katkı sağlar.

İçerisinde ağız ve diş sağlığında etkili 7 doğal bitki özü (Adaçayı, Mür, Ratanya, Greyfurt, Yeşilçay, Papatya ve Üzüm çekirdeği yağı) ve propolis bulunmaktadır. Rengini bu doğal bitki özlerinden alır.

Tadını doğal ve ekolojik ortamda yetiştirilen “Stevia” bitkisinden alır. Stevia, son yıllarda önemi fark edilen, şekerden 300 kat daha tatlı ve kalori değeri sıfır olan doğal bir bitkidir.

 

İçerisinde mikronize incelikte ve steril özellikte doğal beyaz kil bulunmaktadır.

İçeriğindeki özel bitkisel aktifler sayesinde diş eti kanamalarını önlemeye yardımcı olur.

Düzenli kullanıldığında dişlerin doğal beyazlığına kavuşmasını sağlar.

Sigara, çay, kahve ve yemek artıkları nedeniyle oluşan lekeleri gidererek ağız hijyeni ve temizliği sağlar, nefesi ferahlatır.

3 yaş ve üstü çocukların kullanımı için de uygundur. Diş hekimleri 3 yaş altı çocukların herhangi bir macun kullanmalarını uygun bulmamaktadır. 3 yaş altı çocuklarda sadece yumuşak başlıklı fırça ile temizlik yeterli olmaktadır.

Ağız içi pH düzeyi 6,5-7,0 civarındadır. Dikkat edilmeden tüketilen şekerli ve asitli yiyecek ve içecekler ağızda asit birikimi yaparak ph seviyesinin 5,5 ‘in altına düşmesine sebep olur. Bu da zamanla diş minesinin aşınmasına neden olur. DK DENT Diş Macunu hafif bazik özelliği ile ağızdaki asit düzeyini koruyarak diş minesinin bu sebeple aşınmasını önler.

 

Kil, mineral açıdan çok zengindir. Silika, kalsiyum, magnezyum, alüminyum, demir, sodyum, potasyum, bakır, fosfor, çinko gibi değerli mineralleri içerir. Bu nedenle dişlerin yeniden mineralizasyonu için etkilidir. Kil alkali özelliği ile diş ve diş etleri için çok iyi bir temizleyici ve bakım maddesidir. Plak oluşumunu önlemeye yardımcı olur. Beyaz kil özellikle kalsiyum, aluminyum, silika, magnezyum ve çinko açısından zengindir ve dişlerin parlak ve beyaz olmasını sağlar. Çok hafif aşındırıcılığı ve scrub özelliği ile tartar ve diş eti temizliğinde etkilidir.

Florür için not: Florürün son yıllarda kemik kanserine neden olduğuna dair bazı çalışmaları yapılmıştır. Bu nedenle florür kullanımı tercih edilmemektedir.